Değerli arkadaşlarım,
Size kısaca Cumhuriyetimizin 100. yılında, Cumhuriyetimizin kuruluş şartları ve aşamaları hakkında bilgi vermek istiyorum.
Öyle bir destan yazıldı ki; düşünün, ülkeniz, Birinci Dünya savaşı sonrası bölge bölge işgal edilmiş, padişahların yabancı devletlerle iş birliği yaptığı zamanda, Ulu önderimizin üstün dehası ile iç ve dış düşmanlara karşı başarı kazanmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk önce işgal altındaki ülkemizi düşmandan kurtarmış, sonra cumhuriyeti kurmuş, hemen ardından da çağdaş ve medeni bir dünyada var olabilmek adına gerekli devrimleri hayata geçirmeye kendini adamış bir liderimizdir. Tüm bunları düşünürken beraberinde kültür, sanat, sağlık ve ekonomi gibi pek çok konuda da yenilikler getirmiştir. Cephelerde kahramanlık destanını yaşamış, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti ile de dünyanın tarihini yeniden yazmıştır.
Kötü şartlardaki ülkesini çağdaş ülke seviyesine çıkarmak arzusu ile, önce 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırılmış ve 29 Ekim 1923’de Cumhuriyet’in ilanı da bu savaşının zaferi olmuştur.
Ülkenin yarınları adına, çocukları ve gençleri her zaman önceliğine alan Atatürk, cumhuriyetin ilanı sonrası ilk yaptıklarından biri “Tevhid-i Tedrisat Kanunu”nu çıkarmak, öğrenimi birleştirmek olmuştur. Hemen sonrasında halifeliğin kaldırılması, şapka devrimi, tekkelerin ve zaviyelerin kapatılması çağdaş bir cumhuriyetin yolunda en somut adımları atmıştır.
Yapılan çalışmalar sonuçlandıkça, yeni bir Medeni Kanun, Ceza Kanunu ve 1 Kasım 1928’de Yeni Türk Alfabesi’nin kabulü ve sonrasında da “Laiklik”in Anayasa’ya girmesi ve diğer devrimlerin peş peşe yapılması ile Cumhuriyetimizin sarsılmaz temelleri atılmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk, yalnızca savaş meydanlarındaki başarısıyla değil, ekonomiden sosyal gelişmeye, sanayiden bankacılığa, tarımdan milli birliğin sağlanmasına, attığı her adımla, çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti temellerini o dönemde atmıştır.
Çağdaşlığın, öncelikle eğitim ve kültürle hatta sanatla ne kadar ayrılmaz bir bütün olduğunu çok iyi bilen önder ve bu alanda da sayılamayacak kadar çok yeniliği, ulusun hizmetine sunmaktan bir gün dahi geri durmamıştır. Cumhuriyetin genç kuşakları aydın, bağımsız ve hürriyetin kıymetini çok iyi bilen öğretmenler tarafından yetiştirilmelerini sağladı.
Ülkemizde 100. yılımızı kutluyorsak bu Ulu Önderimiz Mustafa Kemal sayesindedir. Cumhuriyetimizi payidar kılacak, ülkemizi ekonomik ve kültürel zenginliğe ulaştıracak biz gençler tarafından olacaktır.
Nur Altınok
Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü
Siyasal İletişimi Dersi, 3. Sınıf öğrencisi