“Gezegenin Hikâyesi: Bünyamin Sürmeli ile İklimin Sessiz Çığlığı”
Haber: Amine Yağmur Göz – Senanur Akat
İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya Merkezi tarafından düzenlenen “Medya Arenası” söyleşi serisinin altıncı konuğu, Türkiye’nin önde gelen meteoroloji uzmanlarından Bünyamin Sürmeli oldu. Genç iletişimcilerle bir araya gelen Sürmeli, sadece hava durumunu değil, dünyanın değişen iklim düzenini, iklim krizinin etkilerini ve sürdürülebilirlik vizyonunu anlattı. Söyleşinin moderatörlüğünü ise Dr. Öğr. Üyesi Özgenur Reyhan Güler üstlendi.
İklim Değişikliğinden İklim Krizine
Konuşmasının başında iklim değişikliği ile iklim krizi arasındaki farkı açıklayan Sürmeli, iklim değişikliğinin doğanın kendi iç döngüsünde gerçekleşen bir durum olduğunu ancak iklim krizinin insanın buna verdiği tepkiyi ve etkilenme derecesini tanımladığını ifade etti. “Doğadaki her canlı değişen koşullara uyum sağlamaya çalışıyor. Biz insanlar da bu sürecin içindeyiz ama farkında değiliz,” dedi.
Sürdürülebilirliğin Temeli: Verimlilik
Sürmeli’nin üzerinde durduğu en kritik kavramlardan biri ise verimlilik oldu. Enerji, tarım ve su gibi kaynaklarda yaşanan israfın sürdürülebilirliği tehdit ettiğini belirtti. “Bugün ürettiğimiz elektriğin %60’ını kaybediyoruz. Yani üretiyoruz ama verimli kullanamıyoruz. Bu sadece bir kaynak sorunu değil, bir planlama sorunu.” Aynı zamanda tarım alanında da verimlilik farklarına değinen Sürmeli, aynı toprakta farklı ülkelerde alınan sonuçların karşılaştırılabilir olduğunu ve bu verilerin sistemsel sorunları ortaya koyduğunu söyledi.
“Bir Kişi Gibi Yaşamıyoruz”
İklim krizinde bireyin rolünü anlatırken çarpıcı bir ifade kullanan Sürmeli, “Artık bir kişi, bir kişi gibi yaşamıyor,” dedi. Aşırı tüketim kültürüne dikkat çeken Sürmeli, kişisel yaşam alışkanlıklarının da iklimin geleceği üzerinde etkili olduğunu vurguladı. Gardıroplarda unutulan kıyafetlerden, gereksiz enerji tüketimine kadar birçok başlıkta kişisel sorumluluk çağrısı yaptı.
Sürmeli, bireylerin karbon ayak izine dair farkındalık geliştirmesi gerektiğini vurguladı. Ancak bunun sadece sembolik bir hesaplama olmadığını belirtti. “Ne tükettiğinizi, neden tükettiğinizi bilin. Bu dünyaya nasıl bir iz bırakacağınızı her gün sorgulayın.” Bireysel önlemlerin plastik tüketimini azaltmakla sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı zamanda tüketim alışkanlıklarının sorgulanması ve sadeleşmenin yaşam biçimi haline gelmesi gerektiğini söyledi.
2050 Projeksiyonu: Zaman Daralıyor
Konuşmanın en dikkat çekici bölümlerinden biri, 2050 yılına dair öngörüler oldu. Bünyamin Sürmeli, bazı bilimsel verilerin beklenenden çok daha hızlı gerçekleştiğini belirtti.
“Permafrost toprakların çözülme süreci 2070’lerde bekleniyordu ama 2020’lerde başladı. Bu, artık zamanın bizim lehimize çalışmadığını gösteriyor.”
2050’ye kadar “ölü sıcak bölgelerin” oluşabileceğini ve bazı alanların insan yaşamına uygun olmayacağını ifade eden Sürmeli, gelecekte en büyük kriz başlıklarının su, enerji ve gıda olacağını da ekledi.
Bireyden Devlete: Ortak Sorumluluk
Etkinlik boyunca sadece bireysel değil, aynı zamanda kurumsal ve siyasi sorumluluklara da dikkat çekildi. İklim yasalarının yalnızca kağıt üzerindeki bir taahhüt değil, uygulanabilir ve takip edilebilir bir sistem olması gerektiğini söyleyen Sürmeli, “2053 sıfır emisyon hedefi çok değerli ama bu hedefi hangi adımlarla gerçekleştireceğimizi herkesin bilmesi gerek. Gençler olarak, sizler bu süreci sorgulamalı ve yönlendirmelisiniz,” dedi.
Söyleşinin ardından Bünyamin Sürmeli’ye, İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya Merkezi adına katkılarından dolayı, İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hatice Öz Pektaş, Dr. Öğr. Üyesi Özgenur Reyhan Güler ve Medya Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Tugay Sarıkaya, Bünyamin Sürmeli’ye teşekkür belgesi takdim etmesiyle sona erdi. Etkinlik, öğrencilerin büyük ilgisi ve aktif katılımıyla tamamlandı. Genç iletişimciler, söyleşi sonunda iklim krizi karşısında daha bilinçli ve duyarlı bir bakış açısıyla salondan ayrıldılar.
Toplumsal meseleleri gündeme taşıyan “Medya Arenası” söyleşi serisi, medya ve iletişim öğrencilerine ilham veren isimleri ağırlamaya önümüzdeki haftalarda da devam edecek.