İletişim Fakültesi

Manyetik İşveren Markası ve Yetenek Yönetimi Etkinliği Gerçekleştirildi

İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık bölümü tarafından Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ruken Özgül Kılanç Koordinatörlüğünde gerçekleşen "İletişim Söyleşilerinin on birincisi Dr. Öğretim üyesi Dr. Caner Yazıcıoğlu’nun yürütücülüğünde gerçekleştirildi.  “Bütünleşik Pazarlama İletişimi” dersinin bu haftaki konuğu  Dr. Pcc[1] Selma Kalkavan’dı. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik amaçları arasında yer alan “İnsana yakışır iş ve ekonomik büyüme” teması kapsamında Dr. Kalkavan, “Manyetik İşveren Markası ve Yetenek Yönetimi” başlıklı konuşmasında, iş dünyasındaki yetenek pazarının daralması ve bu zorluklara karşı geliştirilebilecek stratejiler üzerinde durdu.

Yeni Yetenekler Ofislere Sığmıyor 

Dr. Kalkavan, “2010’lu yıllarda yetenek pazarı açığı %35 seviyelerindeyken 2024 yılında bu oranın %75 seviyesine yükselmiştir. Bu veri, firmaların 100 pozisyonun 75’ini dolduracak kadar yetenek olmadığını göstermektedir. En fazla açık, %85 oranın Japonya’da görülürken Türkiye, %76 seviye seyretmektedir” dedi.  14 yıllık süreçteki bu daralmanın dijital teknolojiler ve yapay zekâ teknolojilerinin bu daralmaya katkı sağladığını ifade ederken asıl etkenin iş gücü sahibi olan kişilerin şirketlere tam zamanlı çalışmaya mesafeli baktıklarını söyledi. Pandemi sonrasında nitelikli iş gücünün ofiste ve sabit çalışma düzeniyle çalışmaktan kaçındığını vurgulayan Dr. Kalkavan, yeni yeteneklerin evden çalışma, yarı zamanlı çalışma ya da serbest çalışma gibi daha esnek çalışma düzenlerine yöneldiğini belirtirken iş verenlerin bu dönüşüme yanıt vermekte yetersiz kaldığının altını çizdi. 

Nitelikli iş gücünün çalışmak istediği kurumu kendisinin seçtiği bir döneme girildiğini kaydeden Dr. Kalkavan, 100 iş verenden 75’i adaylara aynı işe alım sürecini aynı süreçle uyguluyor. “İş gücünün, kendi değerlerine uygun olduğunu düşündüğü, ilgili kurumun fayda yarattığını düşündüğü kurumu seçer ve diğerleriyle ilgilenmediğini” söyledi. İşe alım süreçlerinin de bu doğrultuda değişmesi gerektiğini vurgularken aynı zamanda yetenekli iş gücünün de bu doğrultuda değişmesi gerektiğini belirtti.

Kaygı ve Stres Doğru Şekilde Kullanılabilir

Değişen iş gücü profili karşısında firmaların yeni stratejiler belirterek yetenekleri kendilerine çekmeleri gerektiğini ifade eden Dr. Kalkavan, “Manyetik İşveren Kavramını” önermektedir. Manyetik İşveren kavramı, kurumun belirli stratejiler doğrultusunda şekillendirilerek iş gücünü kendisine çekmesi gerektiğini vurguladı.  Bir işveren markasının pazarlamasında, o hem işveren markasının hem de iş gücünün de bir hikayesi olması gerektiğini güncel örneklerle anlatan Dr. Kalkavan, bu sürecin bir ödül ve motivasyon arzusu yarattığını ifade etti. Beyin işleyişine kaygı ve stresin kişinin konfor alanından çıkmasında yardımcı rolü bulunduğunu vurgulayan Dr. Kalkavan, konfor alanından çıkılmadığı durumlarda öğrenme gücünün zayıfladığının altını çizdi. Dr. Kalkavan, konuşmasının devamında Kalkavan, "manyetik işveren" konumuna ulaşmak isteyen şirketlerin benimsemeleri gereken stratejileri, hikâye yaratımı, beyin hormonlarını harekete geçiren altı farklı teknik, Peak-End kuralı ve sosyal ile fiziksel acı gibi nörobilimsel ilkelerle açıkladı. 

Söyleşinin sonunda İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ruken Özgül Kılanç ve Dr. Öğretim Üyesi Caner Yazıcıoğlu tarafından teşekkür belgesi takdim edildi. 

PR&AD Lab


 


[1] Pcc: Uluslararası Koçluk Federasyonu ( ICF) tarafından verilen profesyonel koçluk sertifikası.