Bölümden Haberler

İSÜ Uluslararası Sürdürülebilirlik Uygulama ve Araştırma Merkezi ile İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü öğrencilerinin ikinci kez düzenlemiş olduğu “Cumhuriyet’in 100’ü Gençler” projesi kapsamında yer alan tüm çalışmalar 2 Nisan 2024 Salı günü saat 12:00’de Vadi H Yerleşkesinde kurulan stantlarda sergilendi.

“Cumhuriyet’i biz kurduk, onu yükseltecek ve sürdürecek olan sizlersiniz.” Diye bizlere seslenmişti Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Bu yıl Cumhuriyet’imizin 100. yılı olduğuna göre gelin beraber inceleyelim önemini ve daha iyi anlayalım değerini.

Öyle bir destan yazıldı ki; düşünün, ülkeniz, Birinci Dünya savaşı sonrası bölge bölge işgal edilmiş, padişahların yabancı devletlerle iş birliği yaptığı zamanda, Ulu önderimizin üstün dehası ile iç ve dış düşmanlara karşı başarı kazanmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti, 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edildi ve bu tarihte modern bir cumhuriyet kuruldu. Bu dönemle birlikte ülkede siyasi, sosyal ve kültürel değişimler yaşandı. Cumhuriyet’in kurulması için Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları bu yolda canı pahasına savaştı. Aslında her şey Kurtuluş Savaşı ile başladı.

Üzerinden 50 yıl da geçse, 100 yıl da geçse, 200 yıl da geçse biz Türk halkı için arz ettiği önemi her dönemde koruyacak bir gündür 29 Ekim. Mustafa Kemal Atatürk’ün 29 Ekim 1923 tarihinde bizlere armağan ettiği tek şey Cumhuriyet değildir. Bugün yaşadığımız bu ülkede, topraklarda fikirlerimizi ve düşüncelerimizi rahat bir şekilde dile getirebiliyorsak, eğitim görebiliyorsak ve daha saymakla bitiremeyeceğim birçok hak Cumhuriyetin ilanıyla beraber bizlere verildi. Halk için önemi çok büyük, çok net ve de ortada ama bir de bugünün kadınlar için önemini konuşmayalım mı? Bir kadın olarak kendimi ulu önderimiz Atatürk’e çok daha fazla teşekkür ve minnet borcumun olduğunu düşünüyorum. Kadının hiçbir hakka sahip olmadığı dönemlerden, kadının ve erkeğin eşit olduğu, cinsiyet fark etmeksizin her hakkın herkese tanındığı çağdaş, laik ülke konumuna ulaşmamızı sağladığı için…

Nerede o eski bayramlar diyerek kutladığımız her bayramın azalan coşkusuna ne kadar sitem etsek de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız 100. Yılında da aynı coşku ve heyecanla kutlanmaya devam ediyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz.” demesiyle başlayan bu laik ve demokratik yönetim şekli 100 yıldır ülkemizin güneşi, sonsuz minnettin en güzel temsilcisidir. İşte bu yüzden söylenen her söz yazılan her yazı ve kutlanan her yıl ne kadar coşkun olursa olsun hep biraz öksüz kalır. Çünkü yaşamak denen şeyi anlamlı kılan kelimenin kendisidir. Özgürce, bağımsızca tüm benliğimle tek ve bir başıma, seçerek ve seçilerek, öğrenerek, koşarak, okuyarak, hesapsızca yaşayabiliyorsam, boyunduruk duvarlarını yıkıp hakimiyet denen kafesi egemenlik denen kanatlarımla parçalayabiliyorsam Cumhuriyet sayesinde.

Bugün, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde ilan edilen Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyoruz. Evet, Türk milletini demokrasiyle tanıştıran, Türk milletine hak ettiği değerin fazlasını veren Cumhuriyetimiz bugün 100 yaşında. Bugünlere çok büyük bedeller ödeyerek, tüm Dünya’nın konuştuğu, eşi benzeri olmayan bir kurtuluş mücadelesini vererek geldik. Türk halkı önce cepheden cepheye koştu ve her ne pahasına olursa olsun bağımsızlığından vazgeçmeyeceğini, hiç kimsenin himayesi altına girmeyeceğini herkese gösterdi. Bu büyük mücadelenin sonucunda, Türk milletine en büyük ödül, Milli Mücadele’nin lideri, bu meşalenin sönmemesini sağlayan ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ten geldi. Evet, o ödül, Cumhuriyet’ti.

Türkiye Cumhuriyetimiz’in 100.yılı ve bu anlamlı ve özel günde toplumsal barış ve uzlaşmanın sürdürüldüğü bir ortamda, Türk gençliği olarak bırakılmış bu ender mirasın gerçek yüzünü en derin sevinçle yaşıyoruz. Üç tarafı denizlerle çevrili, şanlı Türk Bayrağımızın 100. yıla girmiş olmasının heyecanıyla dalgalanması, bizlere bu emaneti bırakan Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mavi gözleriyle kurduğu hayallerin tam 100. yılı.

Cumhuriyet’in 100. Yılında siz sevgili okurlarımıza savaşı kazanması imkânsız görünen hatta düşman ülkelerin çoktan aralarında pay ettiği ülkemizin Ulu Önder’imiz ve onun silah arkadaşları sayesinde nasıl kurtarıldığını anlatmak istiyorum. Yazıma bu şekilde başlamamın sebebi Cumhuriyet’imizin ne kadar değerli olduğunu ve hayatımıza nasıl etki ettiğini anlamak için önce nasıl kazanıldığını bilmemiz gerektiğini düşünmemdir.

İletişim Fakültesi tarafından her yıl Güz ve Bahar dönemlerinde düzenlenen Media Harvest etkinliğinin dördüncüsü 23 Kasım Perşembe günü Vadi Kampüsü, H binası, Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Oryantasyon Programı

İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü son sınıf öğrencilerimizin 1-2 Haziran tarihleri arasında İstinye Üniversitesi Vadi Kampüsü Konferans Salonu’nda düzenlenen “Bitirme Projeleri Çalışmaları’’ kapsamında danışmanları ile yürütmüş oldukları tez çalışmalarını jüri önünde sundular.

İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi'nin düzenlediği 3. Uluslararası Medya ve Toplum Sempozyumu Dijital Kültür başlığı ile 24-25-26 Mayıs 2023 tarihlerinde gerçekleştirildi. Hibrit olarak gerçekleştirilen sempozyum kapsamında bildiri sunumları, sergi ve çalıştaylar düzenlendi.

İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı ve Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Yalçın Kırdar ile Araştırma Görevlisi Aziz Arslan’ın “Sağlık Elçileri Eğitimi Programı” kapsamında “Sosyal Kampanya” kategorisinde yer alan lise öğrencilerine yönelik “İletişim Kampanyaları” eğitimi geçtiğimiz aylarda verildi. Verilen bu eğitim sürecinden sonra 25 Mayıs 2023 Pazartesi günü İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsü Kongre Merkezinde İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve İstinye Üniversitesi (İSÜ) tarafından başlatılan 'Sağlık Elçileri Eğitim Programı'nda ödüller sahiplerini buldu.

Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yalçın Kırdar’ın Dr. Tuğba Baytimur ile birlikte ortak kaleme aldığı kitap yayımlandı.

Sağlık Elçileri Eğitim Programı’mız öğrencilerimizin yoğun ve muhteşem işlerle katılımları ile tamamlandı.

Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü öğrencilerimizin de gönüllü olduğu İstinye Üniversitesi Genç Kızılay Topluluğu Vadi Kampüsteydi.

İletişim Fakültesi'nin de desteklediği Tiyatro Kulübü'nün 90'lara Yolculuk Etkinliğine ile İletişim Kulübü'nün 90'lar Sergisine Topkapı Kampüsü'nde Yoğun Katılımla Karşılandı.

"Sağlık Elçileri Eğitim Program Öğretmenim Elimi Tut Projesi''; İstinye Üniversitesi ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığıyla gerçekleştirildi.

İletişim Fakültesi kapsamında, 18-19 Nisan tarihleri arasında İstinye Üniversitesi Vadi Kampüs’te birincisi düzenlenen ‘’Media Harvest’’ etkinliğinde, fakülte içerisinde yer alan Halkla İlişkiler ve Reklamcılık, Görsel İletişim Tasarımı, Yeni Medya ve İletişim ile Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümleri’nde öğrenim gören öğrencilerin kendi çalışmaları sergilendi.

Üniversitemiz bünyesinde, 13-15 Nisan 2022 tarihleri arasında lise öğrencilerine yönelik olarak bahar atölyeleri kampı düzenlendi.

Halkla İlişkiler ve Reklamcılık bölümü tarafından düzenlenen ve Demet Işıl Yılmaz’ın katılımıyla gerçekleşen söyleşide, sosyal medya içeriklerinde video yapımının önemi konuşuldu.

Aziz Arslan’ın kaleme aldığı ‘’Sağlık İletişimi Bağlamında Kamu Spotlarının Bilgilendirici İşlevi: Sağlık Bakanlığı'na Ait YOUTUBE Video İçeriklerinin Çözümlemesi’’ başlıklı kitap bölümü, editörlüğü Prof. Dr. Melda Cinman tarafından yapılmış ‘’Sağlık İletişimi: Salgın Döneminde Önleyici İletişim Faaliyetleri’’ isimli kitapta yayımlandı.

Halkla ilişkiler ve Reklamcılık Bölümü tarafından düzenlenen “Workshop Çalışması” kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte AD-Stop Reklam Ajansı sanat yönetmeni Volkan Lale, Halkla ilişkiler ve Reklamcılık Bölümü ikinci sınıf öğrencileriyle bir araya geldi.

İstinye Üniversitesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü öğretim görevlileri ve öğrencileri gerçekleştirdikleri sosyal sorumluluk projesiyle çocukların yüzlerini güldürdü.

‘’İstinye İletişim Söyleşileri’’ etkinlikleri adı altında gerçekleşen, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü’nün düzenlediği söyleşinin konuğu Mood Production’dan Reklam Prodüktörü Hakan Gül, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü öğrencilerine reklam sektörünün merkezinde yer alan reklam prodüksiyonların işleyişini detaylı bir şekilde aktardı. Reklam sektöründeki mesleki tecrübelerini paylaşan Gül, söyleşiye katılım sağlayan Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü öğrencilerinden gelen soruları da içtenlikle cevapladı.

Uluslararası Sürdürülebilirlik Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü tarafından Kurumsal Sosyal Sorumluluk Dersi kapsamında düzenlenen ‘’SOSYAL SORUMLULUK PROJE YARIŞMA’’ etkinliği çevrimiçi olarak gerçekleşti.